Tarz sahibi olmak için nasıl giyinmeli?

Makale yayınlanma tarihi: 28 Ara 2023 Makale yazarı: Eadam Dijital
Tarz sahibi olmak için nasıl giyinmeli?
Tüm Yeni

Tarz giyinmek istiyorum diyen bir insan için olmazsa olmaz bir yöntem yok, sakın kendinizi dar kalıplara sokmak zorunda hissetmeyin. Bu bakımdan öncelikle rahat bir nefes alın, arkanıza yaslanın! Kıyafetinizle fark yaratmak için kullanabileceğiniz birçok stil, tercih edebileceğiniz birçok farklı kıyafet ve satın alabileceğiniz bir sürü değişik aksesuar var. Asıl önemli olan vücut şeklimiz.
Önce tarz kavramının ne olduğunu tam olarak anlayalım, ondan sonra tarzım var demek için neler yapmak gerekir buna değineceğiz.

Tarz Ne Demek?

demek, karşımızdaki insanın aslında bir çeşit sanat eseri ortaya koyması demektir. Çok mu iddialı geldi? Az sonra ne demek istediğimizi anlayacak ve hak vereceksiniz. Bir düşünelim hangi unsurlar bizi tarz gösterir. Estetik giyinen birisi aslında şunları başarıyla gerçekleştiriyor demektir:

  • Vücut hatlarını tanımıştır, vücut tipine uyacak kıyafetleri belirler,
  • Vücudunun ve teninin ne kadarlık bir kısmını göstereceğine karar vermiştir (biliyorsunuz neyi ne kadar gösterdiğimiz kadar, neyi ne kadar göstermediğimiz de görünüşümüzü etkiler)
  • Kıyafet seçiminde hangi hissi vermek istediğine karar vermiştir (biraz psikoloji bilmekte fayda var)
  • Mevcut moda ne durumda bunu az çok takip ediyordur,
  • Kıyafet alırken bütün bu prensiplere göre seçim yapar. Birden fazla parçadan oluşan kıyafetleri birbirine uyumlulaştırır,
  • Nerede ne giyilir ve nerede ne giyilmez az ya da çok bilir,
  • Temel tasarım prensiplerini biliyordur. İddialı parçalarla sade parçaları, iddialı renklerle sade renkleri nasıl kombin yapacağını belirler. Evet bu cümleyi bir kez daha okumakta fayda var.

Gördüğünüz gibi şık giyinen birisi, biz fark etmesek de aslında birçok hususa dikkat ediyor ve ortaya bir seviye sanat eseri çıkmış oluyor. Zaten sanat eseri dediğimiz, aynı anda hem prensipleri uygulamak hem de yaratıcılığımızı konuşturmaktan başka nedir ki?

Örneğin tarz kiz dendiğinde aklımıza nasıl bir tip gelir? İlk fark ettiğimiz şey karşımızda kıyafetine özen gösteren bir kişinin olduğudur. Yani bu kişi kıyafet ve görünüş konusunda zaman ve emek sarf etmektedir. Kolaycı bir şekilde plansız ve zevksiz alışveriş yapmamaktadır.

 

Tarz olmak için nereden başlamak lazım?

Aslında bu yazıyı okuduğunuza göre başlanması gereken yerden başlamışsınız: araştırmak ve emek sarf etmek. Peki bunun haricinde ne yapmalıyız? Dikkatinizi çektiyse yukarıda sıralanan giyinme kuralları, kendimizi keşfetmek (her yerde karşımıza çıkıyor değil mi?) ve şık giyim konusuyla alakalı olmazsa olmazları öğrenmek üzerine yoğunlaşıyor. Bu yüzden yapacaklarımızı iki başlıkta ilerletiyor olacağız: öğrenmek ve denemek (giyerek-çıkartarak-eşleştirerek denemek!).

Giyinmeyi nasıl öğreniriz? Size tavsiyemiz, bunu olabildiğince farklı kanallardan yapmanız. Konuyla ilgili okuma yapmak tabii ki en gerekli ve ilk adım ama sonrasında örneğin mahalledeki terzimizden çok şey öğrenebiliriz. Çevremizde kıyafetine ve görünüşüne dikkat eden arkadaşlarımız ve tanıdıklarımızla konuşmak da bu bakımdan çok faydalı olacaktır. Şık ve estetik giyiniyorlarsa bu sadece tesadüf olamaz! Diğer bir tavsiye de deneme yanılma metodu. Bu yöntemi ister istemez zaten kullanıyor olacağız; çünkü bütün kıyafet alışverişimizde ve kombinlememizde soracağımız birileri olmayabilir.

Deneme Yanılma Yönteminde Gözden Kaçanlar

Vücut şeklimiz, favori renklerimiz ve giyim tarz konusunu belirledik ve artık sıra alışverişe geldi diyelim. Deneme yanılma yöntemiyle bir tarz ve çizgi yaratmak için adım attık, şimdi neye dikkat etmeliyiz ki sonra üzülmeyelim? İlk dikkat edeceğimiz şey beğendiğimiz bir kıyafetin bizim vücudumuza uyup uymadığı. Yani giyip denemek. Birileri (örneğin mesleği tam da bu olan bir model) o kıyafeti giyince gözümüze mükemmel görünebilir, idealimizdeki o görüntüye kavuşmuş olabilir ama bu demek değil ki biz giydiğimizde de aynı mükemmellik oluşsun.

Diğer taraftan, almayı düşündüğümüz kıyafet geçerli ya da geçersiz bir sebepten içimize sinmiyorsa onu almak için inat etmemekte fayda olabilir. Çünkü içimize sinmemesinin bir sebebi var ve kıyafetten hevesimizi aldıktan sonraki ilk fırsatta büyük ihtimalle gözden çıkaracağız. Ne gibi sebeplerden dolayı içimize sinmeme durumu yaşanabilir?

  • Kıyafet sıkıyor olabilir
  • Aşırı bol gelmiş olabilir
  • Kesiminden dolayı vücudumuzun bir yerini yanlış gösteriyor olabilir
  • Yapıldığı malzeme güven vermiyor olabilir
  • Vücudumuzu rahatsız eden bir dokusu (her materyal herkese uymayabilir)
  • Kıyafetin parçaları sağlam görünmüyor olabilir (gevşek düğme, güçsüz bağcık, sarkan ipler vb.)

Diğer bir deneme yanılma önerisi de, çeşitli test aşamalarından geçirmediğimiz ve dolayısıyla emin olmadığımız pahalı bir(den fazla) kıyafet satın almamak. Bunun yerine, harcadığımızda bütçemizin sağlık ve de sıhhati için sorun olmayacak fiyat aralığındaki kıyafetleri almak. Paramızı bir kenara atmış olmak için kıyafet alışverişi yapmıyoruz değil mi?

 

 

Kalbinizin Sesini Dinlemek Her Zaman Faydalı mı?

Düşünsenize, bir elbise var ve daha ilk görüşte çok beğendiniz. Rengi, kesimi, boyu her şeyi tam aradığınız gibi. Uzun zamandır da aklınızdan tam böyle bir elbise almak geçiyordu. Mağazaya girdiniz (veya sepete ekle düğmesine bastınız), kıyafeti denediniz ama kıyafet bedeninize uymadı. Ne yapardınız? Büyük ihtimalle, ilk aşamada bahane bulma mekanizmamız çalışmaya başlardı ve almak için ne kadar fazla gerekçemiz olduğunu sıralardı. Hiçbir şeyin bizi o kıyafeti satın almaktan alıkoyamayacağını düşünürdük ama... Diğer taraftan o karşı konulmaz içe sinmeme durumu da rahatsız ederdi.

Eğer kıyafet satın alırken problem gibi görünen eksikliği veya yanlışlığı gerçekten kalıcı olarak düzeltmenin yolu varsa o kıyafeti satın alabiliriz. Örneğin işini seven bir terziyle çalışıyoruzdur ve kıyafetin sorunu da düzeltilebilir bir sorundur. Böyle bir durumda kıyafetten tamamen mahrum olmak zorunda da kalmamış oluruz. Ancak sorun büyükse ve buna rağmen satın alırsak büyük ihtimalle birkaç giyme sonrasında bir kenara atacağız demektir. Çünkü vücudumuz ve dolaylı olarak beynimiz, sırf belirli bir ücret ödedik diye bize acı veren veya o zamana kadar oluşturduğumuz kişisel çizgimizi bozan bir kıyafeti uzun zaman boyunca idare edemez.

Bonus Tavsiye

Kıyafet tercihinizde bir şeyi aklınızdan çıkarmayın: bazı kıyafetler özellikle kırmızı bayraklıdır. Bu ne demek açıklayalım. Biz her ne kadar giyinirken kendimizi önceliyor olsak da bilinçaltı olarak aynı zamanda çevremizdeki insanları da hesaba katıyoruz. Yani aslında onların bizimle ilgili düşüncelerini de şekillendirmiş oluyoruz. Bu bakımdan, bulunduğumuz ortama kesinlikle uymayacak bir kıyafeti, sırf farklı olmak için giydiğimizde aslında çizgiyi biraz fazla aşmış olabiliriz ve bu da çevremizdekilerin bizimle ilgili bakış açısını olumsuza dönüştürecek demektir.

Toparlayacak olursak, tarz sahibi olmanın yolları çok çeşitli; yeter ki ne gibi prensiplere uymamız gerektiğini bilelim. Ardından kendimizi fiziki anlamda tanıyalım ki bize neyin uyacağını neyin uymayacağını keşfetmiş olalım. Kıyafet türlerinin ne anlam taşıdığını ve kombin yapma hakkında çevremizdeki kişilerle (terzi, trend takipçisi bir arkadaş vb.) bulduğumuz her fırsatta sohbet edelim. Yanlış bir kıyafet alarak boşa harcama yapmanın önüne geçmek için kendimizi teste tabi tutalım. Son olarak, kaçınmamız gereken stil ve renklerden özellikle uzak duralım. Hepinize estetik dolu giyinmeler!

Paylaş: